Bilgi her gün artmakta ve çeşitlenmekte, bu artış yeni tıbbi uygulamaları mümkün kılmakla birlikte yeni sorunların doğuşuna da yol açmaktadır. Bu sorulara yalnızca tıbbi perspektiften yaklaşmak, ahlaken kabul edilebilir çözümlerin üretimini güçleştirmekte, hatta imkansız hale getirmektedir. Tıbbi meseleleri bilimsel ve sosyokültürel faktörlerle birlikte, kapsamlı bir şekilde ele almak, bu meselelerin daha iyi kavranmasını sağladığı gibi ahlaken meşru çözümlerin geliştirilmesini de kolaylaştıracaktır.
Günümüzde bilim insanları ve akademisyenler yeni bilimsel disiplinlerin ortaya çıkışına tanık olurken, bir yandan da mevcut disiplinlerin işbirliği yaptığı “multidisipliner” ve sınırların giderek silindiği “interdisipliner” çalışmalarda daha sık yer almaktadırlar. Tıbbın asıl hedefinin “insan” oluşu, tıbbi problemlerin çözümünde sosyal bilimlerle işbirliğini mecburi hale getirmektedir. Yukarıda bahsedilen bu çerçeve ve sorunlar, BETİM’in çıkış noktası ve çalışma alanını oluşturmaktadır.
BETİM olarak cevaplamaya çalıştığımız araştırma soruları oldukça çeşitlidir. Hayat ne zaman başlar, ne zaman biter? İnsan genomunu değiştirmeli miyiz? Transhümanizm bizi nereye götürecek? Bilişim teknolojileri gizlilik için tehdit mi? Küreselleşme etik alanına nasıl etki ediyor? BETİM, bireyi olduğu kadar, toplumu da yakından ilgilendiren bu gibi soruları ahlaki düzlemde ele almak gayretinde olan araştırmacılara çeşitli olanaklar sağlamaktadır. Bu gayretin bir sonucu olarak, alanında söz sahibi olacak eserler yayımlamakta, Türkçe ve İngilizce süreli yayınlar ve raporlar hazırlamakta ve başka dillerde yazılmış temel kitapları Türkçemize kazandırarak büyük bir boşluğu doldurmaktadır. Bununla birlikte lisans ve lisansüstü öğrencilere yönelik çalıştay ve eğitimler düzenlenmekte, ülkemizde eğitim gören yabancı öğrencilere uluslararası eğitim programları sunarak, genç araştırmacılarda farkındalık oluşturmaya çalışmaktadır.